Kutunun alındığını görünce şaşırdım. Dönüp baktığımda o çocuğu gördüm. Akito. Birden aldığı kutuyu bana verdi. Şaşırmıştım. Ona baktım. Tuhaf ama durumundan rahatsız görünüyordu. Kutuyu masanın üzerine bıraktım. Ona yaklaştım. Yüzü epey gergin görünüyordu. Gözleri ise yine değişmişti. Sözleri aklıma geldi.
“Duygularıma göre renk değiştiren gözlerim var. Mutlu olduğumda yeşil, ağladığımda gri, kızdığımda siyah, korktuğumda kahverengi, normal durumlarda açık mavi, rahatsız olduğumda ela, şaşırdığımda bal rengi olan gözler.”
Şu an ki renk hiç biri değildi. Menekşe rengi gözleri pırıl pırıl parlıyordu. “Ne kadar güzel.” Diye düşünürken iyice yanaştığımı fark etmemiştim.
Nefesini yüzümde hissettim. Birden kalp atışlarım hızlandı. Ne olduğunu anlayamadan onun dudağıma dokunduğunu hissettim.
Korkuyla geri çekildim. Yardımcı hala telefonla konuşuyordu. Birkaç adım uzaklaştım. Hala bana bakıyordu. Kendi duygularımdan korkarak hızlıca odayı terk ettim.